KALSIYUMUN FAYDALARI ve vücutta etkisi (calcium and benefits of it)

KALSIYUMUN FAYDALARI


Kalsiyum vücutta en çok bulunan mineraldir. Kalsiyum çoğunlukla kemiklerde ve dişlerde bulunmakta olup ve yalnızca yüzde biri vücudun geri kalanındadır. Bu yüzde birlik oran da pek çok şeyi yapar, örneğin kalp kası dahil tüm kaslarımızın büzülmesi kalsiyumun varlığına bağlıdır. Kalp atış hızının düzenlenmesi, sinir mesajlarının iletilmesi, hormonların salınımının uyarılması, kan pıhtılaşması ve en önemlisi vücut kemiklerinin inşası ve vücut sağlığının korunması, emilebilir kalsiyumun mevcudiyetine bağlıdır.
 
    Kemikler, “yeniden şekillenme” adı verilen bir süreç sırasında kırılan ve yeniden yapılanan canlı dokulardır. “Osteoblast” adı verilen hücreler kemik yapıcı ve “osteoklast” adı verilen hücreler ise kemik matriksini yok ederek kemik dokusunu ortadan kaldırma görevini yapar. Ayrıca bu hücreler, normal günlük aktivite sırasında meydana gelen kemik kırıkları veya küçük yaralanmalar gibi yaralanmaları takiben kemiğin yeniden şekillenmesi veya iyileşmesi sürecini de kontrol ederler. İnsanlarda, tüm vücut iskeleti iki işlem, kemik ayrışması ve kemik oluşumu ile yaklaşık her 10 yılda bir yenilenir. Yaşlı ve hasarlı kemiğin osteoklastlar tarafından uzaklaştırıldığı kemik erimesi, nispeten hızlı bir süreç olan yaklaşık 4-6 hafta sürer. Oysa osteoblastlar tarafından yeni kemik oluşumu yaklaşık 4-5 ay sürer.
 
    Otuz yaşına kadar kişinin yaşam tarzı, beslenmesi ve egzersizi uygun ise osteoblastların işlevi osteoklastlardan daha fazla olduğundan dolayı kemik ayrışmasından daha çok kemik oluşur. Otuz yaş civarında, kemikler maksimum yoğunluğuna ulaşır ve osteoblastların ve osteoklastların hızı neredeyse eşitlenir. Ancak elli yaş civarında, osteoklastların hızı osteoblastlardan daha hızlı hale gelir ve kemikler giderek daha ince, daha zayıf ve daha kırılgan hale gelir. Bu nedenle elli yaşından sonra emilebilir kalsiyum takviyeleri tüketmek, sıcak ve nemli, sıcak ve kuru mizaçlı besinler tüketmek daha da önemli bir hal alır.
 
    Yetişkinlerde yenen kalsiyumun sadece %30’u emilir, ancak çok az insan yenen kalsiyumun sadece %10’unu ve (nadiren) %60’ını emebilir. Günümüzde kanser türleri, diyabet, bacak ağrısı, sırt ağrısı, osteoporoz, depresyon, sinirlilik, artrit, kalp ve damar hastalıkları vb. birçok hastalık emilebilir kalsiyum eksikliğinden kaynaklanmaktadır.
 
  Vücut kalsiyum üretme yeteneğine sahip olmadığı için diyette yeterli kalsiyum yoksa vücut kemik rezervlerini kan ve serum kalsiyumunu stabil tutmak için kullanır. Kalsiyum, D3 vitamini yardımıyla bağırsak duvarından kalsiyum iyonları şeklinde emilir ve kana aktarılır. Kanda ise hormonal sistem, magnezyum ve K2 vitamini yardımıyla hücreler tarafından kullanılır.
 
Bağırsakların pH’ı düşük ve asidik ise kalsiyum emilimi çok düşük ve zor, kan asidik ise hücresel emilimi de çok düşük ve zor olacaktır.


 
Kalsiyumun vücuttaki işlevi


Kalsiyum vücutta çeşitli işlevleri yerine getirir. Yüzden fazla vücut fonksiyonu kalsiyumla ilgilidir. Aşağıda bu işlevlerin en önemlilerinden bazıları verilmiştir:
• Kalsiyum kalp atışını düzenler.
• Vücudun uyku akışını düzenler.
• Vücudun demir metabolizmasında etkilidir.
• Vücudun sinir sisteminin çalışmasını düzenlemede, özellikle sinir uyarılarının iletiminde önemli bir rol oynar.
• Kalsiyum, kemik gücü faktörüdür.
• Kalsiyum güçlü kasların oluşumuna neden olur.
• Sinir mesajları kalsiyum iyonları aracılığıyla iletilir.
• Kalsiyum, kalp fonksiyonunda önemli bir rol oynar.
• Kalsiyum kilo vermede ve vücut ağırlığını düzenlemede önemli bir rol oynar.
• Kalsiyum, kan pıhtılaşmasının aşamalarında yer alır.
• Ve saire…
 
Yani belirtildiği gibi kalsiyum vücutta birçok aktiviteye sahiptir. Ancak şunu bilmeliyiz ki, vücudun bağırsaklardan kalsiyumu emmesi için uygun bir ortama ihtiyacı vardır. Her zaman asitli yiyecekler veya soğuk yiyecekler yerseniz, kalsiyum emilimi zorlaşacaktır. D3 vitamini eksikliği bağırsakları asidik hale getirir ve ortamı kalsiyum emilimi için elverişsiz kılır.
Ayrıca magnezyum, östrojen, testosteron ve K2 vitamini gibi bir takım hormonların miktarı kanda düşükse, kalsiyum emilimi yine zorlaşır. Kanda emilmeyen kalsiyum birçok hastalığa neden olur.
 


Kalsiyum Malabsorpsiyon Faktörleri


Bilimsel bulgulara göre, kalsiyum emilim bozukluklarının oluşmasında veya kandaki kalsiyum seviyesinin düşmesinde birçok faktör rol oynamaktadır. Bu faktörler şunlardır:
• Kan ve vücut asitlenmesi;
• Vücutta oksijen eksikliği;
• Stres ve zihinsel sorunlar;
• D3 vitamini eksikliği; – magnezyum eksikliği;
• K2 vitamini eksikliği; – yüksek sodyum tüketimi;
• Testosteron hormonu eksikliği;
• Östrojen hormonu eksikliği;
• paratiroid hormonu eksikliği;
• Büyüme hormonu eksikliği;
• Kalsitonin hormonu eksikliği;
• Hareketsizlik ve egzersiz eksikliği;
• Uykusuzluk, kötü uyku ve hipersomnia;
• Yüksek fosfor tüketimi (gazlı içecekler ve gıda katkı maddelerinin tüketimi yoluyla);
• Aşırı alkollü içecek tüketimi, kafein ve aşırı sodyum tüketimi kalsiyum emilimini engelleyebilir;
• Asitli gıdaların bol tüketimi;
• Kronik böbrek hastalıkları;
• Paratiroid bezinin anormal çalışması (boyun/tiroid cerrahisi veya otoimmün hastalık nedeniyle);
• Zayıflama ameliyatlarının yapılması (örneğin gastrik bypass);
• Bazı ilaçların alınması (örneğin, kemoterapi ve antikonvülzanlar);
• İlaç kullanımı;
• Çok sigara içmek;
• Ağır alkol tüketimi;
• Şiddetli vücut tuzları ve vitamin eksikliği;
• Vs.


 
Kalsiyum Atılımının Yolları


Normal bir durumda günlük tüketilen kalsiyumun yaklaşık %50’sinden fazlası idrar, dışkı, ter, deri, saç ve tırnaklar yoluyla vücuttan atılır. Bir kişinin sindirim hastalıkları, böbrek hastalıkları, güneş altında veya diğer sıcak yerlerde stres veya yoğun çalışması varsa veya bir kişinin birçok tuz ve vitamin eksikliği ve ayrıca soğuk ve asidik bir mizacı varsa, kalsiyum atılımı daha fazla olacaktır. Böbrek ve böbrek tübüllerine giren kalsiyumun bir kısmı açık ince bağırsakla geri emilebilir. İdrarla kalsiyum atılımı yaşam boyunca değişir, ancak hızlı iskelet büyümesi sırasında düşüktür. Menopoz döneminde kalsiyum atılımı çok artar, ancak doğal östrojen içeren bitki çaylarını (Hormo çayı gibi) tüketen menopoz dönemindeki kadınlarda daha az kalsiyum salgılarlar. Genelde 65 yaşından sonra kalsiyum atılımı azalır.
 
Genel olarak, idrar kalsiyum seviyeleri kalsiyum alımı ile iyi bir korelasyona sahiptir. Yüksek idrar kalsiyum atılımı (hiperkalsiüri), kükürt içeren amino asitlerden türetilen sülfürik asit gibi inorganik asitlerden kaynaklanan hayvansal protein açısından zengin bir diyetle deneysel olarak arttırılabilir. Çok fazla çay, kahve ve diğer kafeinli ürünlerin tüketimi idrar yoluyla kalsiyum kaybını artırır. Ayrıca daha fazla sodyum alımı kalsiyumun böbrekte emilimini azaltmaya ve idrarla kalsiyum atılımını artırmaya yardımcı olur.
 
Kalsiyumun deriden atılımı, deri dökülmesi ve ter şeklinde gerçekleşir. Kalsiyum alımı düşük olan kişilerde bile ter ile yoğun spor aktivitesi bu miktarı artırır. Böylece kalsiyum vücuttan ter, saç dökülmesi, deri ve tırnakların yenilenmesi, idrar ve dışkı gibi farklı yollarla atılır. Gün içinde vücuttan atılan kalsiyum, besinler yoluyla yenilenmelidir. Kişi ihtiyaçlarını karşılamak için besinler yoluyla yeterli kalsiyumu alamadığında, kemiklerdeki kalsiyumu (kalsiyum depolama kaynağı)nı kullanır, bu da kemiklerin gücünü azaltır. Bu nedenle kişi, doğal kalsiyum takviyeleri veya kalsiyum açısından zengin gıdalar alması gerekir. Eksikliğini gidermek için ne kadar kalsiyum takviyesine ihtiyacımızın varlığı, farklı gıdalardan aldığımız miktara bağlıdır. Kalsiyum doğada çoğunlukla diğer maddelerle kombinasyon halinde bulunur.
Kalsiyum, antibiyotikler, bifosfonatlar ve tansiyon ilaçları gibi birçok reçeteli ilaçla etkileşime girebilir. Kalsiyum takviyeleri ve aldığınız diğer ilaçlar arasındaki olası etkileşimler hakkında doktorunuza veya eczacınıza danışın.
 


Vücuttaki Kalsiyum Eksikliğinin Komplikasyonları

Vücuttaki düşük kalsiyum seviyesi herhangi bir belirti göstermeyebilir.
Kronik kalsiyum eksikliği tedavi edilmezse, raşitizm (kemik yumuşaklığı), osteopeni (zayıf kemikler) ve osteoporoz dahil bir çok kötü sonuçlara neden olabilir.
Kas ağrıları, kramp ve spazmlar, yürürken veya hareket ederken uyluk ve kollarda ağrı, ellerde, kollarda, bacaklarda ve ağız çevresinde uyuşma ve karıncalanma, topuk ağrısı, kadınlarda adet sorunları, ergenlik çağındaki kızlarda gecikmiş ergenlik, hamilelikte yüksek tansiyon, kas ve kemik ağrısı, diş çürüğü vb. kalsiyum eksikliğinin başta gelen önemli belirtileridir.
 
Lomber disk veya boyun diski nedeniyle ağrı ve kas krampları yaşayan bir kişinin sırtında veya boynunda sinir tutulumu ve bu fıtıklaşmanın özellikle bacak krampları ve el ağrıları olmak üzere sinirlerine yaptığı baskı kalsiyum eksikliğine bağlı olabilir.
 
Kalsiyum-eksikliği veya hipokalsemi, uzun vadede dişlerde değişikliklere (diş çürükleri, kırılgan dişler, tahriş olmuş diş etleri, zayıf diş kökleri) yol açar. Ayrıca bebeklerde kalsiyum eksikliği dişlerin gelişimini bozabilir.
 
Kalsiyum ayrıca sağlıklı bir bağışıklık sistemini korumak için gereklidir. Öte yandan kalsiyum, vücudun virüslere, bakterilere, mayalara ve mantarlara karşı savaşmasına yardımcı olur. Bu nedenle kalsiyum eksikliği olan kişiler soğuk algınlığı ve enfeksiyonlara daha yatkındır.
 
Ayrıca kalsiyum, kandaki oksijen seviyesini artıran en önemli minerallerden biridir. Böyle ortamlarda bakteriler, virüsler ve mantarlar gelişemezler. Ayrıca kalsiyum, yaraların ve yaralanmaların iyileşme sürecini hızlandırır.
Uzun vadede kalsiyum eksikliği, kırılgan tırnaklara, kaba saçlara, yavaş saç uzamasına, egzamaya, cilt iltihabına, ciltte kaşıntıya, kuru cilt lekelerine ve sedef hastalığına (psoriasis) yol açabilir.
Vücuttaki kalsiyum seviyesi düşük olduğunda, vücudun derisi kuru ve mat görünür. Kalsiyum eksikliğinin belirtilerinden biri olarak saç dökülmesinden bahsedilir. Çünkü kuruluk, saç dökülmesi ve kırılganlık da vücuttaki kalsiyum eksikliğinin bariz yan etkileridir. Kalsiyum eksikliği alopesiye neden olabilir ve bu da saçların yamalar halinde dökülmesine neden olur.
 
Yeterince kalsiyum tüketmemek insanlarda, özellikle de çocuklarda tırnak yeme eğilimini artırır. Çocuğun vücudunun ihtiyacı olan kalsiyumu sağlayarak parmağını çiğnemesini veya abur cubur yemesini engellemek mümkündür.
 
Hipokalseminin sonuçları ölümcül olup, tedavi edilmezse hastanın ölümüne yol açabilir. Özellikle erken dönemlerde bu önemli mineralin eksikliği herhangi bir belirtiye göstermezse, potansiyel olarak metabolik dalgalanmalara (yakıt üretimi) veya vücutta bazı rahatsızlıklara yol açabilir. Kalsiyum eksikliği beyni ve gözleri etkileyebilir, hasar görür ve glokom veya katarakt veya birçok beyin sorununa neden olur.
 


Bebeklerde Kalsiyum Eksikliği

Neonatal hipokalsemi, doğumdan hemen sonra yenidoğanlarda ortaya çıkar. Neonatal hipokalsemi vakalarının çoğu doğumdan sonra ortaya çıkar, ancak geç başlangıçlı hipokalsemi doğumdan üç gün sonra veya daha sonra ortaya çıkabilir. Bebeklerde bu hastalığa neden olan tehlikeli faktörler arasında anne yaşının genç olması ve ya diyabet hastası olmasını gösterilebilir. Geç başlangıçlı hipokalsemi genellikle yüksek miktarda fosfatlı inek sütü veya süt tozu içmekten kaynaklanmaktadır.
Yenidoğan hipokalsemi belirtileri aşağıdakileri içerir:
• Titreme
• Düzensiz besleme
• Konvülsiyonlar
• Apne veya yavaş nefes alma
• Taşikardi veya artmış kalp hızı
Hipokalsemi, bebeğin kanını test ederek ve toplam kalsiyum miktarını veya iyonize kalsiyum seviyesini ölçerek teşhis edilir. Hipoglisemiyi ekarte etmek için glikoz seviyeleri de test edilecektir. Tipik olarak, kalsiyum eksikliği tedavisi, intravenöz kalsiyum glukonatı ve ardından birkaç gün boyunca oral kalsiyum takviyesini içerir. Bunun yanında annenin yaşam tarzını ve beslenmesini değiştirmek ve kalsiyum sitrat tüketimi ile anneye kalsiyum sağlamak, böylece çocuğun kalsiyum ihtiyacı anne sütünden karşılanabilmektedir.
 
Kalsiyumun eksikliğinin nedenleri nelerdir ve bu sorundan en çok kimler etkilenir?
Birçok insan yaşlandıkça kalsiyum eksikliği riski altındadır.
Bu eksiklik aşağıdaki nedenlerden kaynaklanabilir:

  • Özellikle çocukluk döneminde, diyetten düşük kalsiyum veya D vitamini, magnezyum veya K2 vitamini alımı;
  • Kortikosteroidler gibi ilaçların kullanımı kalsiyum emilimini azaltabilir;
  • Kalsiyum açısından zengin gıdalara gıda intoleransı;
  • Hormonal değişiklikler (paratiroid hormonları, büyüme hormonu, kalsitonin, östrojen ve testosteron eksikliği kalsiyum emiliminde zorluğa neden olur);
  • Spesifik genetik faktörler;
  • Böbrek hastalığı ve pankreatitten rahatsızlığı;
  • Vücutta kalsiyumun uygun şekilde emilmesini engelleyen ishal, kabızlık veya diğer bağırsak rahatsızlıklarından muzdarip olmak;
  • Kronik kanser ve kemoterapi ilaçları veya özel ilaçlar almak;
  • Enfeksiyonlar ve şok;
  • Stres ve kaygı;
  • Yoğun egzersiz ve hareketsizlik;
  • Düzensiz magnezyum seviyeleri (hipermagnezemi ve hipomagnezemi) veya fosfat (hiperfosfatemi)
  • Bebekte kalsiyum eksikliğine yol açan gebelik diyabeti.
     

Vücudumuza kalsiyum nasıl sağlanır?


Et ve meyvelerde fazla kalsiyum mevcut değildir. Kalsiyum birçok besinde bulunur ve vücut kendisi kalsiyumu üretemediği için besinlerden yeterli miktarda alınması gerekir. Kalsiyum, vücudun kemiklerinin büyüme sürecini tamamlamasından ve durdurmasından sonra bile (yani büyüme döneminden sonra), gerekli miktarda alınmalıdır.
Üvez, ıspanak, lahana, brokoli ve maydanoz gibi yeşil sebzeler kalsiyum bakımından zengindir.
 
Her çeşit çiğ kuruyemiş, özellikle badem, kuru üzüm, incir ve kuru hurma gibi iyi ve besleyici atıştırmalıklar çok fazla kalsiyum içerir. Ayrıca susam, tahin ve susam yağı emilebilir kalsiyum açısından oldukça zengindir. Nohut, nohut suyu ve fasulye de önemli miktarda kalsiyum içerir.
Kalsiyum eksikliği belirtileri durumunda, yaşam tarzını ve beslenmeyi değiştirmenin yanı sıra D3 vitamini, magnezyum, bor, çinko, K2 vitamini ve vücuda kalsiyum emilimine yardımcı olan diğer maddeleri içeren kalsiyum sitrat diyet takviyesi almak daha iyidir.
 

Kalsiyumlu İlaçları ne zaman alınmalı?


Kalsiyum tableti (ilacı) alırken aşağıdaki üç temel faktöre dikkat etmelisiniz: Kalsiyum tabletinin türüne ve ilaç etiketine bakın ve ne tür bir kalsiyum takviyesi olduğunu görün. Takviye kalsiyum sitrat içeriyorsa, onu yiyeceklerle birlikte veya tek başına alabilirsiniz. Takviye kalsiyum karbonat içeriyorsa, bol su ile alınması daha iyidir, çünkü böbrek taşlarına ve diğer sorunlara neden olabilir ve bağırsak ve kan ortamı uygunsa (yani bağırsak ortamı alkalidir? ve kanın temizlenmesine yardımcı olur). kanda yeterince östrojen, testosteron, magnezyum ve K2 vitamini vardır, çok küçük bir şekilde emilir. Ancak kalsiyum sitrat şeklinde ise, bağırsak ve kan ortamı uygun ise %80’den fazlası emilir. Genel olarak, yenen yemeğin çoğunlukla sıcak olması ve soğuk olmaması şartıyla, her türlü kalsiyum ve minerali yemekle birlikte almak daha iyidir, çünkü yemek yerken, oluşan mide asidi kalsiyumun daha iyi emilmesine yardımcı olur.
 
Her zaman kalsiyum tabletleri almak istiyorsanız, gece alınmasının iyi bir seçenek olduğunu öneriyoruz, çünkü gece kalsiyumun emilmesi için en uygun zamandır ve birden fazla tablet almanız gerekiyorsa, kahvaltı ve öğle yemeği ekstra doz almak için en uygun zamandır. Kalsiyum karbonat tabletleri çoğunlukla taş üretirler ve emilmeleri için mide asidine ihtiyaçları vardır. Mideniz ameliyat olduysa veya antasit tabletleri alıyorsanız, kalsiyum karbonat sadece emilmeyecek, aynı zamanda böbrek taşlarına, artroz, kan pıhtıları karaciğer sorunlarına vb. yol açabilecektir. Bu nedenle böbrek taşı riski olan veya mide asidi azalmış kişilerin mutlaka kalsiyum sitrat içeren Kalsiyum Plus kullanmaları önerilir.
 
Kadınlar, özellikle menopoz sonrası kadınlar, Dr. Kalan’ın kalsiyum artı takviyesiyle birlikte her gece bir fincan demlenmiş Hormo çayı içerlerse kalsiyumun mükemmel emilmesini sağlayacaktır.
 
Dr. Kalan’ın kalsiyum artı takviyesi neden diğer takviyelere göre tercih ediliyor?!
Dr.Kalan’ın kalsiyum artı takviyesi öncelikle kalsiyum sitrattan hazırlanır, ikinci olarak D3 vitamini, K2 vitamini, magnezyum, bor ve diğer gerekli bileşenler ve en önemlisi mevcut bitki bileşenleri dâhil olmak üzere kalsiyum emilimi için gerekli tüm bileşenlere sahiptir. Dr. Kalan’ın Calsim Plus’ı bağırsak geçirgenliğini artırmaya yardımcı olur, papillalar, probiyotikler ve hormon salgıları en uygun durumdadır ve bu sayede bu haptaki kalsiyumun emilmesine yardımcı olur. Dr. Kalan’ın kalsiyum takviyesinin bir diğer avantajı da, Dr. Kalan’ın Calsim Plus takviyesinin kandaki östrojen ve testosteron miktarını artırarak kalsiyumun maksimum düzeyde emilebilmesini sağlamasıdır. Dr. Kalan’ın kalsiyum takviyesi sadece kalsiyum değil, kalsiyumun ötesinde bir settir.
Dr. Kalan’ın kalsiyum takviyesi bileşenleri:
 
Kalsiyum sitrat, magnezyum sitrat, çinko sitrat, yumurta kabuğu poleni, yenilebilir sığla, sakız, zencefil, D3 vitamini, K2 vitamini, nasturtium meyve özü, safran, moringa, boraks, kakao, ısırgan otu, bamya tohumu ve kırmızı biber.

Dr. Kalan Kalsiyum Plus tableti elde etmek için lutfen buraya tıklayın